Ardahan Murka Köyü

Hoçvan “eğitim ve Kültür merkezi”nin temelleri atılıyor…

Hoç-Fed yönetici ve delegeleri 22 nisan öncesi Murka derneğinin düzenlemiş olduğu kahvaltıda bir arya geldi….

Hoçvan denekler federasyonu Hoç-Fed’e bağlı üye dernek başkanı ve yöneticilerine 22 Nisan’da Günay restoranda işadamlarıyla yapacağı yemekli toplantı öncesi gelişmeler konusunda bilgi verdi.

Mavzer:Hoç-Fed’in kurumsal kimliğini kaybedeceği yönündeki kaygılara katılmıyorum. 

Hoç-Fed başkanı Yakup Mavzer yaptığı kısa konuşmada gelişmeler hakkında bilgi verirken, daha çok delege ve üyelerin görüşlerini almak istediğini belirtti. Mavzer, Muraka derneğine verdiği kahvaltıdan dolayı teşekkür ederek söze başladı. “Bizim asıl amacımız çıkarmayı düşündüğümüz Hoçvan rehberi için iş adamımız sayın Süt’e öneri götürmekti. Ancak Sayın Süt’ün Hoçvan için  “Eğitim ve kültür Merkezi”  kurulması önerisi gelince, biz şimdilik kaydıyla almanak projemizi ikinci sıraya aldık. Kendisine huzurlarınızda gösterdikleri bu duyarlılıktan dolayı teşekkür ederiz. Biliyorsunuz biz bundan önce bir çok toplantı yaptık. Bunlar lokal toplantılardı. Biraz daha dar tutuyorduk. Ancak anladığım kadarıyla bazı arkadaşlarımız kendilerini aramadığımız için alınganlık göstermişler. Bence doğru değil. Bakın bu gün gelişmleri sizlerle paylaşıyoruz. Çünkü buradaki bileşen bir anlamda Hoçvanı temsil eden bir Meclis’tir. Bizim amacımız geniş bir toplantıda sizlerle tartışmak, görüşlerinizi almaktı. Bu gün burada yapılan budur.

Hoç-Fed’in kurumsal kimliğini kaybedeceği yönündeki kaygılara da katılmıyorum. Bizim Tüzüğü okuyan arkadaşlarımız biliyor, Hoç-Fed kültür merkezleri, Vakıf vb, ticari işletmeleri kurabilir. Burada bir sıkıntı yok.

Değerli arkadaşlar, bundan sonra düzenli olarak onbeş günde bir, basın aracılığıyla veya toplantılarla bilgilendirileceksiniz.” Dedi..

Güven yılmaz:21 köye, 21 yönetim yeri...

Daha sonra gecenin hazırlanmasında görevli olan ve bir anlamda bu projenin genel koordinatörü durumunda olan Güven Yılmaz söz aldı. Yılmaz özetle, toplantıda bulunmaktan büyük heyecan duyduğunun altını çizerek, işadamı Yakup Süt’ü çabalarından dolayı kutladı. Yılmaz “Değerli Hoçvanlılar, bir değişim ve dönüşümün kaçınılmaz olduğunu artık görmeliyiz. Dahası önümüze hedefler koymak zorundayız. Bu proje bölgede daha şimdiden büyük heyecan yarattı. Tabi bizim amacımız Hoçvan’ın 21 köyüne 21 yönetim yeri ve ortak kullanım alanları olan bir bina yapmaktı. Sağolsun değerli işadamımız sayın Yakup Süt’ün de desteği ve öncülüğünde bu gün büyük oranda bunu yapma aşamasına geldik. Bölgeye de mutlaka bir şeyler yapmak istiyor. Bunları kendisinden duymak azmimizi daha da kamçılıyor. Bende burada kendisine ve bizi destekleyen bütün iş adamlarımıza şimdiden teşekkür ederim” dedi

Yakup Süt: Çalışmalarımız aralıksız sürüyor...

Daha sonra kısa bir söz alan Hoçvanlı ünlü işadamı Yakup Süt hoçvanlılarla bir arada bulunmaktan büyük zevk duyduğunu belirterek, çalışmanın kendisine de heyecan verdiğini ve elinden gelen her türlü desteği vereceğinin altını çizdi. Süt, “değerli konuşmacı arkadaşlarım gereken her şeyi size anlattılar. Bizim çalışmalar aralıksız sürüyor. 22 Nisan’a kadar işadamlarımızla, dostlarımızla görüşmelerimiz devam edecektir. Ayrıca aranızda bulunmaktan büyük memnunluk duydum. Hepiniz teşekkür ederim” dedi..

Halit Avşar: kaygılarım var...

H.Hasköy Kültür evi başkanı Halit Avşar'da yaptığı kısa değerlendirmede, işadamı Yakup Süt’e Hoç-Fed’in bu projesine öncülük ettiği için teşekkürlerini ileterek, bu dayanışmanın bölgede ve metropollerde yaşayan bütün bölge insanında heyecan yarattığını belirtti. Avşar, “ Ama burada bazı kaygılarımın da olduğunu söylemeden geçemeyeceğim. Bu proje Hoç-Fed’in öncülüğünde sürmelidir. Kurulacak yeni oluşum Hoç-Fed’i işlevsiz bırakmamalı. Çünkü bu kurumun kurulması kolay olmadı. O nedenle de daha dikkatli olmasında yarar görüyor, hepinize saygılarımı sunuyorum” dedi

Türkan yılmaz: Hoçvanlı kadınların sesi olacağız....

Hoç-Fed kadın kolları başkanı ve tek kadın üyesi Türkan Yılmaz’da söz alarak gündeme ilişkin görüşlerini açıkladı. Yılmaz, “Hoçvanlı kadınlar olarak dünden daha umutluyuz. Bu heyecan bizleri de sarmıştır. Benim bütün amacım büyük şehirlere göç etmiş kadınlarımızın yalnızlığına çözüm bulmak, onların sorunlarına ortak olmaktır. Biliyorsunuz, köylerimizde her şeye koşan, çalışan kadınlarımız büyük şehirlere göç ettiğinde eve hapsediliyor. Dış dünya ile bütün bağları kesiliyor. Zamanla çevresine kendisine yabancılaşıyor. Biz bu yalnızlığa çözüm bulmak için örgütlü olmanın greğine inanıyoruz. Biz Hoçvanlı kadınlar bu projede kendimizi görüyor ve büyük heyecan duyuyoruz. İşadamlarımıza ve bu konuda çaba harcayan bütün Hoçvanlılara teşekkür ediyoruz” dedi…

Dah sonra çeşitli konularda görüşlerini dile getiren Hoç-Fed’e üye dernek başkanları ve delegeler projede duydukları memnuniyeti dile getirdiler.

Yorum: Hoç-Fed kadın kolları başkanı Türkan Yılmaz, Kıyafet Mavzer, Ayten Aktürk, Yeter Aktürk ve Pamuk Yılmaz, her zaman olduğu gibi burada da büyük bir özveri göstererek büyük bir dayanışma örneği verdiler. Evlerinde hazırladıkları geleneksel kahvaltı çeşitleriyle Hoçvanlıları ağırlayan Hoç-Fed kadın kolları toplantıya katılanların büyük beğenisini kazandı. Ne yazık ki, onlar yine çalıştı ve biz erkekler yine seyretmekle yetindik. Bundan sonra Hoç-Fed’in acil olarak tüzük değişikliğine giderek, bir anlamda pozitif ayrımcılık yaparak, yeni kadın yöneticiler almalıdır. Aksi takdirde, sayın yöneticilerimiz kuracakları yeni plazalarında göbek büyütecekler…

Projeye gelince: büyük gelişmelere gebe, içinde yüzlerce soru ve kaygının bir arada olduğu dehşetli bir kasırganın uğultusu duyuluyor, bu bölgemiz için ya fırtına sonrası yerini güneşli güzel bir güne bırakacak, ya da, güneşli güzel günler için henüz erken olduğunu anlatacak…

Peki gerçek kanaatin nedir diye soruyorsanız; ben şunu söyleyebilirim;

İlk kez bir projeye bu kadar güveniyorum.

Evet başaracaklar!!!

Ama sonra yeni yönetimler,

Yeni kurumlar, 

Yeni isimler,

Galiba yine çok kavga edeceğiz…!

Yanlış mı yaparız kavga etmekle?

Hayır bence etmeliyiz…!

Bu kavga öyle bildiğimiz göze yumruk, kafaya sıkmak filan, gibi bir şey değil…

Yani bariz bir mücadele olacak…

Bu da bir anlamda biz Hoçvanlılar için demokrasiyi içselleştirme sınavı olacaktır...